Teknoloji, Kahve Üretiminin Geleceğini Nasıl Destekleyebilir?
Teknoloji, onlarca yıldır kahve endüstrisinde önemli bir rol oynadı. Üreticiler, tüccarlar, kavurucular, baristalar ve tüketiciler; sektörün nasıl geliştiğinin önemli bir parçası olan teknolojiye daha fazla bağımlı hâle geliyor.
Çiftlik düzeyinde, teknoloji 20. yüzyılın ortalarından beri kahve üretimini desteklemek için kullanılmaktadır. Ancak o zamandan beri otomasyon ve ekipmanla ilgili olarak daha fazla gelişme oldu.
Bugün, kahve üretiminin karşı karşıya olduğu bir dizi sorunu çözmek için teknoloji kullanımında bir artış gözlemlemekteyiz. Bunlar, kahve bitkilerinin iklim direncini artırmayı ve kalite kontrolünü iyileştirmeyi içermektedir.
Teknoloji İzlenebilirliği Nasıl Geliştirebilir?
Kahve endüstrisinde sürdürülebilirlikten bahsederken şeffaflık ve izlenebilirlik en çok tartışılan konulardandır.
Esasen bu kavramlar, üreticilere kahveleri için ödenen fiyatlar veya kahvenin yetiştirildiği belirli arazi parçası gibi üretim düzeyindeki bilgilere erişimi kapsar.
Uzun yıllardır kahve üretiminde şeffaflığı ve izlenebilirliği geliştirmek için teknoloji kullanılmaktadır. En dikkate değer örneklerden biri, bir dizi tedarik zinciri aktörünün merkezi olmayan bir ağ sisteminde veri depolamasına izin veren blockchain teknolojisidir.
Ağa erişimi olan herkes bilgileri görüntüleyebilir (örneğin, çiftlik çıkış fiyatları dâhil). Ancak verileri değiştiremez veya kaldıramaz. Bu, verilerin güvenli olduğu anlamına gelir.
Teknolojinin kahve endüstrisini değiştirmesinin birçok yolundan biri izlenebilirliği iyileştirmesidir.
Kahveyi daha izlenebilir hale getirmeye yardımcı olan yeni “Cropin” yazılımından bahsedelim. Bir saha görevlisi, bir çiftçinin Cropin’e kaydolmasına yardım ettiğinde, çiftlikleri hakkında konum, yetiştirilen mahsul türleri, herhangi bir sertifika ve üretim geçmişi dâhil olmak üzere bilgiler sisteme girilir.
Cropin kullanılarak elde edilen ve satın alınan her kahve partisi, bireysel çiftliğe, yıkama istasyonuna veya satın alma merkezine kadar kolayca izlenebilir.
Çiftçilerin finansmana erişiminin iyileştirilmesi, Cropin gibi teknolojilerle de sağlanabilir. Yazılım, satın alınan kahve miktarı, kilogram başına fiyat ve parti numarası gibi işlem verilerini kaydeder.
Bilgiler, bir çiftçinin mali geçmişinin otomatik bir kaydını oluşturmak için saklanır ve bu, potansiyel olarak gelecekte kredi veya kredi almaya hak kazanmalarına yardımcı olabilir.
Bu verileri takip edilerek, çiftçilere öngörülen yıllık hacimlerine göre daha iyi sezon öncesi krediler sağlanabiliyor.
Lojistik Ve Pazar Analizini Kolaylaştırma
Kahve ticareti ve ihracatı, özellikle nakliye konteyneri kıtlığını ve artan navlun fiyatlarını düşündüğümüzde, zorluklarla dolu olabilir.
Büyük firmalar, Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ile entegre edilmiş yeni akıllı nakliye konteynırlarını kullanıyorlar. Bu, herhangi bir zamanda yükün hareketleri ve koşulları hakkında gerçek zamanlı veriler ve bildirimler sağlamak için tasarlanmıştır.
Bu teknoloji kullanılarak tedarik zincirlerin de şeffaflık ve izlenebilirlik geliştirebilir. Kahveleri etkileyebilecek herhangi bir anormal yol veya koşul olup olmadığı kontrol edebiliyor ve herhangi bir riski azaltmak için uygun önlemler anılabiliyor.
Cargoo, tüm paydaşlar arasında belirli bir gönderi hakkında iletişimi kolaylaştıran yeni bir platformdur. Kullanıcı ara yüzü, gönderiyle ilgili tüm bilgileri merkezileştirmeye ve her gönderi için gönderilen e-posta sayısını azaltmaya yardımcı oluyor.
Bu sistem ihracatçılardan müşterilere tüm iletişim sürecini kolaylaştırıyor.
Kahve ihracatının bir parçası olarak, önemli miktarda evrakın tamamlanması gerekiyor. Bu süreç, kahve endüstrisinde çalışan birçok kişi için zaman alıcı ve emek yoğun olabilir.
Yapay zeka (AI) teknolojisi, bir dizi belgeden verileri otomatik olarak analiz edip depolayarak süreci basitleştirmeye nasıl yardımcı olabiliyor.
Sektördeki dalgalanmalar ve değişiklikler – C fiyatıyla ilgili olanlar da dâhil olmak üzere – tüccarların genellikle herhangi bir değişiklikle güncel kalması gerektiği anlamına gelir.
Kahve Üretiminin Çevresel Etkisinin Ölçülmesi
Kahve endüstrisinin geleceğini güvence altına almaya odaklanabilmemizin bir yolu, birçok tüketici için giderek artan bir odak noktası haline gelen kahve yetiştirmenin çevresel etkisini azaltmaktır.
Kahve üretiminin çevresel etkisini izlemek ve ölçmek için birkaç yeni teknoloji kullanılabilir. Böyle bir örnek, kahve tedarik zincirindeki ormansızlaşmayı değerlendirmek için kullanılan uydu izleme teknolojisidir.
Kahve sektöründeki birçok çevre sorunu arasında, kahve üretiminde ormansızlaşma konusunda önemli bir bilgi eksikliği var. Veri toplama süreci yavaş ve genellikle pahalı olduğundan, çoğu yerde ormansızlaşmayı izlemek de zordur.
Daha geniş arazilerdeki ormansızlaşma düzeylerini daha doğru bir şekilde belirlemek için uydu teknolojisi, ağaç örtüsündeki değişiklikleri daha uzun süreler boyunca izleyebilir.
Uzaktan algılama teknolojisi, arazi kullanımındaki herhangi bir değişikliği tespit etmek için arazi alanlarını ve ormanları izleyebilir. Yerden erişimi zor olanlara bile çok daha geniş arazi bölgelerine ulaşabilir.
Bununla birlikte, kahve üretiminin çoğunlukla ormansızlaşmanın en büyük nedeni olmadığını not etmek önemlidir. Çoğu durumda, nüfus artışı (ve bunun sonucunda artan talebi karşılamak için gıda üretimindeki artış), kahve yetiştirilen bölgelerde ormansızlaşmaya neden oluyor.
İklim Değişikliğine Uyum
İklim değişikliği artık Çekirdek Kuşağı boyunca kahve çiftçileri için acil bir sorun olduğundan, kahve bitkilerinin direncini artırmaya yönelik artan bir ihtiyaç vardır. Araştırmalar, dünyanın en iyi kahve yetiştiren ülkelerinde kahve üretimi için mevcut uygun arazilerin yarısına kadarının önümüzdeki 30 yıl içinde küçülebileceğini gösteriyor.
İklim değişikliğinin kahve endüstrisi üzerindeki etkilerini azaltmanın – karbon ekleme planları da dâhil olmak üzere – çeşitli yolları olsa da uyum da önemlidir.
Laboratuvarda yetiştirilen kahve, endüstrinin iklim değişikliğinin etkilerine uyum sağlamak için potansiyel olarak kullanabileceği yollardan biridir. Adından da anlaşılacağı gibi, laboratuvarda yetiştirilen kahve, bir çiftlikte değil, bir laboratuvarda yetiştirilir.
Laboratuvarda yetiştirilen kahveyi üretmek için kullanılan bazı teknolojilerin hiç kahve üretimi gerektirmemektedir.
Tanımladığı ilk süreç olan “moleküler yöntem“, kahvede bulunan ana tat bileşiklerini taklit etmek için farklı tarım ürünleri (hurma çekirdekleri gibi) kullanır – yani gerçek kahve içermez.
İkincisi, bu lezzet bileşiklerini üretmek için genetiğiyle oynanmış mikropları kullanan “mikrobiyal yöntem“.
Ancak üçüncü ve sonuncu olan “hücresel yöntem“, biyoreaktörlerde yetiştirilen kahve hücrelerini kullanır. Bu hücreler daha sonra öğütülmüş kahveye benzer şekilde demlenebilen toz benzeri bir maddeye işlenir.
Laboratuvarda yetiştirilen kahvenin bir takım faydaları olsa da, onları ticari olarak uygun hale getirmek için kesinlikle daha fazla araştırma gereklidir.
Laboratuvarda yetiştirilen kahveler teknik olarak ormansızlaşma yapmaz, daha az su kullanır ve karbon nötr olabilir. Ancak, bu iddiaları desteklemek için daha fazla kanıt gerekmektedir.
Kahve tedarik zincirindeki herkes için, özellikle çiftçiler için de büyük yankılar olacaktır. Milyonlarca insan geliri için kahve üretimine güveniyor.
Teknoloji ile Kalite Kontrolünün İyileştirilmesi
Nitelikli kahve sektöründe odaklanılan önemli bir alan, çiftçilerin uzun vadede daha yüksek fiyatlar elde etmesinin bir yolu olarak kahve kalitesinin iyileştirilmesidir. Uzun yıllardır, bunu desteklemek için bir dizi teknoloji kullanılmıştır.
ProfilePrint belirli bir yeşil kahve örneğinin fincan puanını, tat profilini, nem içeriğini ve yoğunluğunu belirlemek için kullanılabilen yapay zekâ destekli bir gıda “parmak izi” platformudur.
ProfilePrint, tüm kullanıcıların yeşil kahvenin kalitesi hakkında daha fazla bilgi sahibi olmasını sağlıyor. Teknoloji, yeşil kahvedeki moleküler imzaları (proteinler, amino asitler, şekerler ve daha fazlası gibi kimyasal bileşiklerin seviyeleri) kavrulmuş kahve çekirdeklerinde bulunan belirli tatlar ve aromalarla eşleştirme yaparak çalışmaktadır.
Kalite değerlendirme sürecini basitleştirmenin yanı sıra, ProfilePrint gibi teknolojiler üreticiler, yeşil kahve alıcıları ve kavurucular için daha objektif kupa puanları sağlayarak tutarlılığı ve üretkenliği artırabilir.
Kahve kalitesi, bir kişinin değerlendirebileceği bir şey değildir. Bunun yerine, tüm endüstrinin belirli bir standart üzerinde anlaşması gerekiyor.
ProfilePrint gibi teknolojiler, tarihsel olarak bu bilgilere daha az erişimi olan üreticiler için kalite kontrolünü daha erişilebilir hale getirebilir. Bu teknoloji, kahve kalite kontrolünü demokratikleştirme yeteneğine sahip diyebiliriz.
Teknolojinin gelecekte daha şeffaf, erişilebilir ve sürdürülebilir kahve üretimi yaratmamıza yardımcı olma yeteneğine sahip olduğu inkâr edilemez. Ayrıca, sektördeki teknolojik değişimin yakın zamanda yavaşladığına dair hiçbir kanıt olmadan, ayak uydurmayanların geride bırakılacağı açık.
Nihayetinde, teknolojinin kahve endüstrisinin geleceğini şekillendirmeye devam edeceği açık, ancak bunu nasıl yapacağı henüz belli değil. Yeni teknolojiler ortaya çıktıkça, kahve endüstrisinin pek çok farklı şekilde değiştiğini görebiliriz – umarız bu dünyanın dört bir yanındaki çiftçilerin yararınadır.