Türkiye’nin ilk kahve yetiştiricisi Yaşar Dağtekin ile çok keyifli bir o kadar da heyecanlı bir röportaj gerçekleştirdik. Kendisi uzun yıllar yurtdışında yaşadıktan sonra Türkiye’ye dönüş yapmış burada da Yakacık köyü/Antalya -Gazipaşa da tropikal meyveler yetiştirmeye kendini adamış harika bir insan. Sözü çok uzatmadan kendisinden dinleyelim. Keyifli okumalar.
Yaşar Dağtekin Kimdir?
Lise öğreniminden sonra 1970 -1971 yılında, rahmetli Bekir Sıtkı Sünbül yardımsever (2. Babam) sayesinde Almanya’ya gittim. Makine mühendisliği öğrenimimi tamamladım.
Çeşitli işlerde çalışarak eğitimimi devam ettirdim. Bu süreçte, bir gün vatana dönme fikri hiç aklımdan çıkmadı. Aradan yıllar geçti. Maddi durumumun düzelmesi ile içimdeki vatan hasreti gittikçe arttı.
Birgün arkadaşımla sohbet ederken neden Türkiye’ye gidip ihtiyarlığımızı geçirecek bir yer bakmıyoruz diye konuştuk. 1994 yılında Şubat – Mart ayında Antalya’ya gidip karavan kiralayarak Mersin’e kadar kıyıdan her tarafı gezdik. Bize en uygun olan yerin biraz da tesadüfen Antalya – Mersin il sınırında (KALEDRAN KOYU) olduğunu bulduk. İklim şartları o aylarda bizi şaşırtan derecede güzeldi. Bu nedenle buradan 4 dönüm tarla almakla işe başladık.
Daha sonraki gelişimizde ise tarlasını satmak isteyenlerden toplam 15 dönüm değişik lokasyonlarda tarla aldım. Bir arkadaşımın hediye ettiği fideleri bahçeme dikerek kahve ile olan maceram başladı.
Türk kahvesi, yurtdışında oldukça yaygın şekilde anılıyordu fakat bu kahvelerin çekirdekleri Güney Amerika, Brezilya, Kolombiya ve Kosta Rika’dan geliyor. Bu durum bende; Türk topraklarında (su, minarel vs) yetiştirip az da olsa kökeni ve yapılışı ile de gerçek Türk kahvesi üretmeye ateşledi.
Türkiye’de Kahve Yetiştirme Fikri Nerden Çıktı
1940’lı yıllarda denemeler yapılmış fakat aradan 60-70 yıl geçmiş kimsenin aklına iklim değişikliği ve azimle denemeye devam etmek gelmemiş. Toprağın uygun olması bilhassa hava sıcaklığı ve nem çok önemlidir.
2003-2005 yıllarında bir dostumun hediye ettiği kahve fidanını (4-5 adet) getirip bahçeme diktim. Bir iki sene içinde çok güzel geliştiler ve sonunda ilk kahve meyveleri oluştu.
Çevremizdeki vatandaşlardan önceki yıllarda tek tük kahve fidesi ekildiği hikâyelerini dinleyince yetiştirdiğimiz kahve çekirdeklerini çoğaltıp fideler yaptım ve evimin çevresinde zamanla çoğalan bu fidelerden kahve kirazları almaya başladım.
Tecrübelerim gün geçtikçe artıyor ve daha fazla fide dikerek denemelere devam ediyorum.
Bu Girişiminiz Medyada Nasıl Yankı Buldu?
Bu süreçte tropik meyve üretimi için Akdeniz Üniversitesi – Batem İl Tarım Müdürlüğü’nün projeleri içinde yer verip denemelere başladık. 2013-2014 yıllarında ilk resmi; PASİFLORA, LİCHİE, EJDER MEYVESİ, LONGON meyvelerinin adaptasyonu ve üretimi için ilk adımlar atıldı. Medya mensupları bu meyveler için gelip röportaj yaparlarken kahveyi görüp çok şaşırıyorlardı. Bir defa geniş kapsamlı bir kahve röportajı yaptık.
Kahve kirazlarını elle kabuklarından ayırmak, fermente etmek ve hazır kavrulacak şekle sokmak oldukça meşakkatli oldu. Daha sonra Aslı Yaman’ın ziyareti ile hazırlama ve kavurma hakkında tecrübelerimiz arttı.
Bu röportajın sayesinde Kahveci Mehmet Efendi ile tanıştım. Hanımı ile ziyaretime geldiler ve beni daha da teşvik ettiler. Mehmet Efendi’nin göndermiş olduğu fideleri de bahçeme diktim.
Türkiye’nin ilk kahve ağaçları ve Türkiye’de Kahve Yetişir Mi?
Türkiye’de kahve üretilebilir fakat üretim alanlarının kısıtlı olması (iklimsel) üretici kişilerin çabuk ekonomik değer sağlamak istemesi, ekilebilecek alanları optimal şekilde kullanmak, kahvenin istediği iklim şartlarını yaratmak çok önemsenmeli.
Arazinizdeki Kahve Üretimi İle İlgili Bilgi Verir Misiniz?
Fide sayısının artması üretim miktarını da etkiliyor. O yüzden fide üretmeye devam ediyorum. Fidelerin dikileceği ortamda yetiştirilip ortama adapte olması önemlidir. Yetiştirdiğimiz kahvenin türü Arabica; tropik meyvelerin ortamında oluşması nedeniyle aromaya etki ediyor(ayrıca toprak minerallerinin).
İlk kahve üretimimde 35-40 kg kahve kirazı yetiştirdim. Daha sonraki yıllarda kahve fidelerinin 4-5 yaşlara gelmesi ile üretim daha da arttı.
Kahve Yetiştiriciliğinde Nelere Dikkat Edilmelidir?
Tam verim iklim şartlarına, yetiştiriciliğe, işlemsel detaylara bağlıdır. Fide sayısının artması ile paralel üretim de artacaktır. Kahveler Mayıs-Haziran gibi çiçek açıyor. 1 sene sonra ise hasat edebiliyoruz. Meyvelerin, kış aylarında tehlikeli soğuklardan korunması gerekiyor.
Avrupa’da Da Bu Tür Denemeler Var Mı?
Evet. İklim şartları ile biz avantajlı duruma geçiyoruz. İtalya-İspanya-Fransa’da kahve yetiştirmek için deneme bahçeleri kurulmaya başladı.
İthal ettiğimiz kadar üretebilsek ne mutlu bize.
Kahve tüketimi gün geçtikçe artıyor. En azından biz de yetiştirebiliyoruz demek bir başlangıç.
Kahve Üretiminde Sürdürülebilir Bir Yapı Sağlanabilir Mi?
Evet, sürdürülebilir. Devamlılığı için; yatırım ve teşviği doğru lokasyonda yapmak gerekiyor. Kahveye gönülden tutkulu olmak, Türk kahvesi ismine layık olmak gerekiyor.
Kahveci Mehmet Efendinin sponsorluğu ile 150 fideyi örtü altına aldık. Denememiz devam ediyor. Daha 1.sene dolmadı fakat fidelerin gelişimi güzel. Fidelerin dikim yeri ile paralel üretim olacak.
Ayrıca Mehmet Efendinin destek ve manevi sorumluluğu için teşekkür ederim.
Sektöre Ve Destekçilerinize Mesajınız Var Mı?
Kahve üretimi zor ve meşakkatli olduğundan dolayı sabırlı olmak, büyük ekonomik beklentiler yerine prestij ve olabilirliği düşünmek gerekir. Muhakkak ki bir gün daha geniş ve fazla üretim olacak, sabırlı çalışarak, üreterek devam edeceğiz.